27 Ocak 2013 Pazar

BİR KARNEM DAHA OLDU !



Herkse merhabalar.
Geçtiğimiz hafta biz annelerin ortak bir telaşı varsa o da sanırım karne alacak çocuklarımızdır.Hepimiz güzel karneler bekledik,bazılarımız belki hayal kırıklığına uğradı,bazılarımızın da koltukları kabardı,hepimize hayırlı,uğurlu olsun.
Bizimki de her ne kadar anaokulu karnesi olsa da,aslında çok da küçümsenecek bir karne değil.Belki not verilmiyor ama onlarında gelişimle ilgili notları var ve çocuğumuzun gelişimi hakkında bilgi veriyor.
   Günün yarısını çocuğumuzla geçiren öğretmenlerimizin onların hakkında ki görüşleri çok önemli,en azından bizim gibi duygusal bakmayıp tarafsız davranarak gözlemliyorlar.Gelişim sürecinde ki eksikleri,fazlaları ve dahası bu karneyle bize büyük ip uçları veriyor.


      Çok şükür karnemizde yazanlar beni çok mutlu etti,her şey yolunda görünüyor.Hele de geçen yılı düşününce bu yıl çok çok iyiyiz.belki öğretmen değişikliğinden ,belki de geçen senenin verdiği tecrübeyle daha iyi adapte oldu yağız okula.Tabi bunda arkadaşlarının etkisi de çok büyük,geçen sene sorun yaşadığı arkadaşlarının çoğu bu sene yok.Ama ben en büyük faktörün öğretmeni olduğunu düşünüyorum.Sevecen,çocuk dilinden iyi anlayan ve güler yüzlü bir öğretmen nelere kadirmiş,bu yıl bunu çok daha iyi anladım.


  En büyük dua'm hep karşısına böyle öğretmenler çıksın ki başarılı olmak için bir nedeni olsun.


   Şimdi sıra geldi 18 gün evde kalacak kuzularımızla baş etmeye :) sanırım en zor kısmı bu,bilhassa yuvada arkadaşlarıyla oynamaya alışmış bir çocuğu bu kış günlerinde oyalamak.Benim ki daha ilk günden sıkılmaya başladı bile,hatta canımı yemeye başladı bile diyebiliriz.Her iş bana bakarken tüm gün onunla oynamak malesef imkansız oluyor.Anlayacağınız bu iki hafta çok zor geçecek benim için ama yine de elimden geldiğince onunla tatilin tadını çıkarmak niyetindeyim :)

Sağlıcakla kalın...

24 Ocak 2013 Perşembe

AV MI ? AVCI MI ?





İŞTE O YÜZGEÇLER !


TRUMP TOWERS MALL SUNAR!
DEV KÖPEKBALIKLARI İSTANBUL’DA


Dünyanın birçok yerinde sergilenen ve büyük ilgiyle karşılanan
Köpekbalığı Dünyası Sergisi” 27 Kasım tarihinden itibaren Şubat ayı sonuna kadar
Trump Towers Mall’ da ziyaretçileriyle buluşmayı bekliyor.



7’den 70’e her yaştan ziyaretçisini bekleyen, dünyanın en kapsamlı ve eğitici sergilerinden, İstanbul Exhibitons ve Trump Towers Mall işbirliği ile Türkiye’ye gelen Köpekbalığı Dünyası Sergisi okyanusların, köpekbalıklarının varoluş öyküsünü ve ekosistemde oynadıkları rolü anlatarak, yeryüzünde en çok yanlış anlaşılan ve kötülenen hayvanlardan biri için empati yaratmayı hedefliyor. 


Trump Mall Exhibition Center’ da Şubat sonuna kadar izlenebilecek olan sergi; okyanusların en güçlü büyük balığının anatomisini, en son teknolojilerle interaktif olarak gözler önüne sererek, uzun yıllar süren takip süreçlerini ve köpekbalığının ilginç serüvenini gözler önüne serecek.


AV MI? AVCI MI?


Bilinenlerin aksine köpekbalıkları masum mu? 450 milyon yılda oluşan ve son 50 yılda yok oluşun eşiğine gelen bu muhteşem canlıların bilinen efsanelerin aksine av mı yoksa avcı mı olduklarını bu sergi net olarak ortaya koyuyor.

 Ayrıca sergide Güney Avustralya sularından 5.5 metrelik büyük beyaz köpekbalığı da dahil olmak üzere, gerçek türlerin tam boyutlu modelleri, avı olan 320 kg’lık Orkinoz’un peşine düşmüş olan yetişkin bir Mako Köpekbalığı’nın, gerçek ve büyüleyici dondurulmuş bir örneği, JAWS filminde kullanılan dalış kafesleri, yapay malzemeler ve hatıra eşyaları, tüm detaylarıyla binlerce çene, diş ve fosil koleksiyonu, su altının dinazorları olan Megalodon çenelerinden oluşan 2 metrelik bir set izleyicilerle buluşuyor.








sağlıcakla kalın...

3 Ocak 2013 Perşembe

ANNEME SÜRPRİZ DOĞUM GÜNÜ



Herkese merhabalar,mutlu yıllar.  
   Yağız tam bir ay öncesinden bu yıl ki doğum günümü iple çekti durdu.Tek tek gün saydı,neden mi? annesine sürpriz doğum günü partisi yapacakmış da ondan.Haftalarca babasıyla kulis yaptılar,bende duysam da duymazdan geldim.Herkesi çağıracakmış,ben evden gidecekmişim, her şeyi onlar yapacakmış.




 Sonunda 21 aralık geldi çattı ama malesef biz ailecek hasta olduk.Doğal olarak ne ben ne de onlar hiç bir hazırlık yapamadılar.Ama hiç beklemezken eşim sağolsun her şeyi halletmiş ,Yağız'a sadece aşağıya babasının yanına inip pastalarla kapıyı çalmak kalmış.Hastalık dolayısıyla sürprizin iptal olduğunu sanan bana da güzel bir sürpriz oldu tabi.Kapıyı açtığımda üstteki minik 3 pastayı tutan minik iki el vardı karşımda :)
Arkada da elinde hediye paketleriyle bekleyen canım eşim.Mutluluğum tarifsiz dersem anlarsınız sanırım,hastalık falan kalmadı bende.


  Yukarıda da bahsettiğim gibi,doğum günüm için yağız herkesi önceden davet etmişti fakat iptal etmiştik.1 hafta sonra da onlar için bir organizasyon yapmak zorunda kaldım.Yani bu sene partileri çiftlemiş olduk :)


   İkinci partimiz daha organize oldu,sofralar kuruldu,mumlar yakıldı ve söndürüldü.Maksat bir araya gelmek olsun bize,tabi bir de yağız bey'in gönlü olsun dedim ve bu seneyi de hem onu hem de kendimi şımartarak bitirdim.Uzun lafın kısası bir yaş daha yaşlandım ama yağız'ın ömrüme ömür kattığını düşünürsek pek de yaşlanmış sayılmam sanırım :)


sağlıcakla kalın...